Menü

Töreyle Ölmek


29 Şubat 2004 - Zeynep Oral -

İki gün önce tüm gazetelerde yer alan töre vahşetiyle bir kez daha kahrolmadınız mı, şiddetin boyutları karşısında çıldırmadınız mı? Neden, neden bizde, bizim ülkemizde her gün değilse bile gün aşırı, hafta aşırı töre cinayeti, namus cinayetiyle karşılaşıyoruz? Kimdir bunun sorumlusu? Kimdir suçlusu? Son yıllarda neden arttı bu cinayetler? Avrupa Birliği, Kopenhag kriterleri, uyum yasaları diye sayıklayıp dururken, neden önlenemez 21. yüzyılda bu vahşet?

Nedenini ben söyleyeyim : Gittikçe içine kapanan, kadınlarını baskı altına alan, kadın örtünmesini, gizlenmesini, eve kapanmasını, toplumdan ve iş yaşamından dışlanmasını, ortadan yok olmasını yücelten, kışkırtan, teşvik eden, talep eden; bunun DOĞAL olduğunu her fırsatta savunan, sergileyen ; yurttaş değil, cemaat üyeliğini benimseyen bir zihniyet var tepemizde. Kadın bedeni üzerinde , toplumun, ailenin, erkeğin tasarrufunu kabullenmiş bir zihniyet!

Her ay bunca "namus cinayeti" işlenirken, birinin ağzını açıp tek laf ettiğini duydunuz mu? Ama hangi koşullarda ikinci kadınla evlenileceğini açıklamayı bilirler!

Kız kardeşlerini, karılarını kızlarını, gelinlerini, eltilerini, baldızlarını ,yengelerini, "aile namusunu" kurtarmak için öldürenler, "tahrik oldum" diyerek, ceza indiriminden yararlanıp, 2.5 yıl hapisle paçayı kurtardıkça bu vahşetin sonu gelmez!

Sanmayın ki, yeni Ceza Kanunu tasarısında bu durum fazlasıyla değişiyor. Alt Komisyonda süregelen çalışmalarda hala "NAMUS CİNAYETİ FAİLLERİ HAKSIZ FİİL HÜKMÜNDEN YARARLANAMAZ!" ifadesine yer verilemedi!

Ne korkunç, gülünç ya da ne ironik bir rastlantı ki, tam da yasa tasarısındaki olumsuzluklara, ayırımcılığa işaret ettiği yazısı nedeniyle, Vatan Gazetesi yazarı Ruhat Mengi'nin mahkemede 40 milyar para cezasına çarptırıldığı (elbet temyize gidecek) gün, gepegenç bir kadın, "aile namusu" nedeniyle ağabeyleri tarafından kurşunlanarak can veriyordu.

Kadına karşı şiddeti, baskıyı adeta meşru sayan, bu şiddeti bu baskıyı kabullenmiş, kanıksamış bir toplumda, eğer önceki günkü gibi vahşete daha fazla seyirci kalmak istemiyorsak, kadınlara karşı her ayırımcılığı, eşitsizliği sergilemek, haykırmak, sağır kulaklara duyurmak, bakıp da görmeyen gözlere göstermek zorundayız.

İşte sevgili okurlar, yeniden yeniden hep aynı konuya dönme nedenim, bu zorunluluktan başka bir şey değil!

Geçen hafta içinde yerel seçimler için tüm adaylar açıklandı. Kadın yine yok!

AKP, 3 bin 225 belediye başkanlığı için 16 kadın aday gösterdi. CHP ise 14. Bilmem yoruma gerek var mı???
Şu andaki durumu ise Arı Hareketinin raporundan öğreniyorum: Halen Türkiye'deki 3215 belediye başkanından sadece 17'si, 34 bin belediye meclisi üyesinden 559'u kadın.

Bu ilkel, bu içler acısı durum baştan beri söylediklerimden ayrı ya da kopuk değil. Hepsi bir bütünün parçaları…

İşte sevgili okurlar, yeniden yeniden hep aynı konulara dönme nedenim, bütünü yansıtabilmek…

Oysa bugün niyetim bambaşkaydı!

Sizlere, bugün Açık Radyo'yu açın ve Açık Radyo'yla kanatlanın diyecektim. (Ama yerim çok azaldı, kısadan söyleyeceğim…)

Neredeyse on yıl önce bir "deli"nin, sonra "delice" fikri destekleyen bir avuç insanla başlamıştı Açık Radyo. Ardından onların "aklına uyan" yüzlerce gönüllüyle bu günlere geldi. Şimdi sıra sorumluluğun ve keyfin paylaşılmasında. "Bir şeyleri değiştirmek mümkün" diye düşünecek birkaç bin dinleyici aranıyor!

Tam da bugün, 29 Şubat'ta açın radyoyu ve Açık Radyo'nun "halka açılma" projesine katılın!

Neden mi katılmanızı bunca istiyorum?
Özgür, bağımsız ve dikbaşlı bir yayına gereksinim duyduğum için… Enformasyon ve bilginin , çeşitlilik ve farklılığın, eleştiri ve tartışmanın önemine inandığım için… Değerler, tanımlar ve kültürler alanında sürdürdükleri, bana sonsuz keyif ve zenginlik veren etkinliklerini, daha birkaç kuşak sürdürebilmeleri için…

Açın radyonuzu, bana hak vereceksiniz!

29 Şubat 2004

Paylaş

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral

Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı. 

Devamı

Sosyal Medya

 
© 2021 Tüm hakları saklıdır.