Menü

Sonsuzluğa Yolculuk...


13 Ekim 2013 - Zeynep Oral -

Sabancı Müzesinde Anish Kapoor Sergisi:

Sonsuzluğa Yolculuk...

Ancak, yeni gidebildim... Çarpıldım. Şaşırdım. Gözlerime inanamadım. Duygularıma inanamadım. Kendime sorduğum sorulara inanamadım. Saatler geçirdim her eserin karşısında. Katalogdaki Norman Rosenthal ve Ahu Antmen imzalı iki mükemmel yazıyı içime sindire sindire okudum. Ertesi gün yeniden gittim . Yeniden o eserlerin karşısında dikildim. Yeniden baktım ve gördüm, yeniden fark ettim, yeniden kavradım, yeniden sordum sorguladım!
Sakıp Sabancı Müzesindeki Anish Kapoor Sergisinden söz ediyorum.
Taşın belleği var!
Büyük dev eserler! Ama üzerinizde müthiş etki yaratan, boyutlar değil... Mermer, granit, kaymaktaşı, oniks, dev çakıl taşları, alüminyum, ayna, pigment.... Her birinin sırları, gizleri olduğunu baktıkça kavrıyorsunuz. Her birini n tarihi olduğunu, farklı bir hayatı olduğunu... Malzemenin gizini çözmeye çalışırken damarlarını, katmanlarını fark ediyorsunuz... Tamam işte diyorsunuz, bu taşın belleği var!
Ağırlık ve hafiflik silinmeye başlıyor. Karşınızda bilmem kaç ton, kuştüyüne dönüşüyor... Kuştüyü ya da sünger sandığın hafiflik de meğer kayaymış. Işığın kayayı delmesine şaşmaz oluyorsunuz.
Dokunma okşama isteği vermesinin dışında yarattığı illüzyon çarpıcı. Gördüğünüzün , gördüğünüz şey olmadığı duygusunu size her an yaşatıyor. Yanılsama öylesine müthiş! O zaman sadece gördüğünüzü değil, kendinizi de sorgulamaya başlamanız kaçınılmaz!
Renklerin de belleği var!
Kırmızı, sarı, fosforlu mavi... Renklere daldıkça yoğunlaşan derinlik duygusu.... O derinliğin içine uzanmak , o karanlığa girmek, renklerin ortasındaki o karanlığa girip kaybolmak duygusuyla yanıp tutuşuyor insan! Tamam diyorsunuz , renklerin de belleği var... Renklerin derinliğe ve karanlığa; karanlığın renge dönüşmesine şaşmaz oluyorsunuz
Oyuklar, çıkıntılar, İçbükey, dışbükey, dikey ve yatay formlara baktıkça yoğunlaşan sonsuzluk duygusu size egemen oluyor. Bir de şiirsellik...
Malzemenin ve renklerin belleğini, o belleğin katmanlarını, gizlerini, sırlarını çözmeye çalışırken geçmişle gelecek arasında bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Ayni zamanda yerel ve evrensel arasında, coğrafyada... Arkeolojik kazı gibi. Ve başlıyorsunuz zamanı ve zaman dışılığını sorgulamaya...
Ferit Edgü diyor ki:
İşte Anish Kapoor eserleri karşısında kendi içimde ve dışımda çıktığım bu yolculukta ve sorgulamada, duygularıma, coşkuma değilse de düşüncelerime çeki düzen vermek gereğini duydum ve Ferit Edü'ye başvurdum:
Bu sergiyle ilgili bana üç cümle söylemeni istesem ne söylerdin?
Bir an için duraksadı ve şöyle dedi:
"Anish Kapoor soyut sanatla figüratif sanat arasındaki, bugüne değin süregelen o saçma sınırı sonsuza dek yok ediyor. Eline aldığı, biçim verdiği, başta mermer, tüm malzemeleri, eğer deyim yerindeyse , insancıllaştırıyor. Taşa dokunduğunda ışık oluyor . Mermeri yonttuğunda da insan. "
Teşekkürler Ferit Edgü, bu açıklama , şu ana dek sergiye ilişkin söylemediğim nice özelliği de vurguluyor
Muhteşem Sergileme
Çok azla, çok şey söylemenin yolunu bulmuş bir sanatçı Anish Kapoor. Adam bir büyücü! Gökyüzünü yere indirebiliyor. Yarılmalarla, toprağın derinliklerine, mezara ya da ana rahmine iniyor.
Belirtmeden geçmeyeyim: her ne kadar hiç bir şey hiç bir şeyi simgelemiyor dese de, insan bedeni , erotizm, eril ve dişil güçler her an varlığını hissettiriyor.
Geriye kaldı, muhteşem sergileme!
Günümüzde "yaşayan en önemli sanatçı" diye de anılıyor Anish Kapoor.(59 yaşında. Mumbai doğumlu. 70'lerden beri İngiltere'de yaşıyor.)
Böyle bir serginin Türkiye'de düzenlenebileceğini hayal bile edemezdim. Ön hazırlıklar üzerine çok yazıldığı için tekrarlamayacağım. Sonuçta , Mekan yeniden yaratılmış.
Akbank'ın 65. Yıldönümüne borçlu olduğumuz bu eşsiz sergi için Suzan Sabancı Dinçer'e, Nazan Ölçer'e, sergi küratörü Norman Rosenthal'e ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler.

 


13 Ekim 2013 - Cumhuriyet

Paylaş

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral

Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı. 

Devamı

Sosyal Medya

 
© 2021 Tüm hakları saklıdır.