Pişman Değilmiş… Yine Yaparmış… Emel’i Kim İstemezmiş…
12 Mart 2006 - Zeynep Oral -
Magazin dünyasının son starı, son eğlencesi, Kenan Evren’in açıklamalarını, ve bu açıklamaların büyük medyaya yansımasını, mideniz bulanmadan, kanınız donmadan, dehşete düşmeden izleyebildiniz mi?!
Üstelik o sözlerin gençlere, yeni kuşaklara yöneldiğini düşününce, dehşet bin kat çoğalmadı mı?!
Günümüzde çağdaş evrensel değerler hiyerarşisinde, ancak “insanlığa karşı işlenmiş suçlar ” başlığı altında yer alabilecek kararların uygulamaların, yıllar sonra iftiharla savunulması, gençlere ders alın diye sunulması, hala cezalandırılmamış olması sizleri kahretmiyor mu?!
Emel Sayın’la ilgili saygısız açıklamalarını magazin dünyasına bırakıp, Kenan Evren’in “hiç pişmanlık duymadığı”, “tereddüt etmeden yine yaparım”, “elim titremeden onay verdim”, “hiç vicdan azabı çekmedim” dediği gerçeklere bakalım:
12 Eylül askeri darbesinden sonra 650 bin kişi gözaltına alındı.
Gözetim altındakilerin tümü işkenceden geçirildi.
171 Kişi işkencede yaşamını yitirdi. (Bu sayı, İnsan Hakları Derneği’nin kesin kanıtları elde ettiği ölümlere ilişkindir. Yoksa, aynı dönemde gözaltında kuşkulu ölüm sayısı 400 civarındadır. )
12 Eylül askeri darbesinden sonra sıkıyönetim askeri Mahkemelerinde 210 bin dava açıldı.
BU davaların 71 bini TCK’nın 141 ve 142. maddelerinden; 14 bini 163. maddeden olmak üzere 85 bin kişi düşüncelerinden dolayı yargılandı.
Bu davalarda 6353 sanığın idamı istendi. İşkence ile alınan ifadeler, karar gerekçesi yapıldı. 517 insan ölüm cezasına çarptırıldı. İçlerinden 50’si ipe çekildi. İçlerinde en genci 17 yaşındaki Erdal Eren’di.
12 Eylül döneminde 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. 348 Bin kişiye pasaport tahdidi konuldu.
1402 sayılı yasayla sıkıyönetim komutanlarında , 14 bin 509 kamu görevlisi işlerinden atıldı. Ayrıca 18 bin memur , 5 bin öğretmen, 2 bin yargıç ve savcı, 4 bin polis, 2 bin subay baskıyla istifaya zorlandı.
İşkence ve baskıdan kurtulmak için 30 bin kişi Türkiye’yi terk etti. Bunlardan 14 bini vatandaşlıktan atıldı.
12 Eylül askeri darbesinden sonra sıkıyönetimn Komutanlığının kararıyla sadece Mamak’ta 113 bin 607 kitap yakıldı. SEKA’da imhan edilen kitap dergi gazete 40 tondur. 937 Film , sayısız oyun yasaklandı. 8 gazete toplam 195 gün süre ile kapatıldı.
Liselerde din dersi zorunlu ; felsefe dersi ise seçmeli hale getirildi. Tüm ders kitaplarına “Türk – İslam Sentezi” yerleştirildi. İmam hatip kursları, okulları katlanarak çoğaldı, şeriat örgütleri desteklendi…
İnsan Hakları Derneği‘nin “12 Eylül ve Sonuçları” sempozyum bildirilerinden aldım bu sayılar yalnızca birkaç örnek…
İşte bu yaygın ve sistematik işkence, bu cinayet, bu şiddet ve bu baskı düzenidir, günümüzün magazin malzemesi Kenan Evren’in, yine yaparım, hiç pişman değilim diye iftiharla savunduğu…
Hiç yorum yapmadan, işin içine duyguları, düşünceleri katmadan, yalnızca belleklerimizi tazeleyelim istedim…
12 Mart 2006- Cumhuriyet
Paylaş
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral
Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı.
Arama Yapın
Kategoriler
EdebiyatTiyatro
Plastik Sanatlar
Kadın Olmak
Memleket Hali
Müzik
Sinema
Çevre
Tüm Kategoriler