Müzikle Işığın bütünleştiği “Müzikevi”
10 Ocak 2010 - Zeynep Oral -
İstiklal Caddesinde 1800’lerin son çeyreğinde bir Fransız mimar tarafından yapıldığı için “Fransız Apartmanı” diye bilinen o görkemli binaya, Asım Kocabıyık iyi ki gönül verip zamanında satın almış. Asım Bey’in kızı ve Borusan Kültür Sanat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Hamedi, iyi ki babasını ikna edip orayı bir müzikevine dönüştürmeyi aklına koymuş. İyi ki restorasyon işini Mimar Gökhan Avcıoğlu üstlenmiş!
“Borusan Müzikevi”nin açılışından beri “iyi ki, iyi ki” diye diye dolaşıyorum.
Özetle, İstiklal Caddesi bir mücevher kazandı. Doğrusu İstanbul’un müzik tutkunları bir mücevher kazandı! Daha önce “açılıyor” haberlerini bu sayfalarda okumuştunuz. Altı katlı bu mekan klasik oda müziği, caz, dünya müziği konserlerine, provalara, modern dansa, performanslara ve sergilere ev sahipliği yapacak. (Çok ilginç programları var. Etkinlikler 15 Ocakta başlıyor.)
Benim vurgulamak istediğim birkaç nokta var:
Birincisi , buranın bir kültür odağı haline getirilmesi. Tüketime, ticarete, ranta değil, yaratıcılığa, üretime, sanata yönlendirilmiş olması… İstanbul’u İstanbul yapan da bu tür mekanlar!
İkincisi, restorasyonun başarılığı. Eski yapının ön cephesi olduğu gibi korunmuş, içi tümden yeni bir kavramla ele alınmış. Esma Sultan Yalısı’ndaki gibi burada da çelik askılar, çelik yapılanma, cam ve aynalar egemenliği var. İç mekanların sokakla, dışarısıyla ilişkisi, katlar arasındaki ilişki mükemmel. Kayıp alan neredeyse yok. Katlar arası tüy gibi merdivenler çok uçarı; asansör fazlasıyla şeffaf. Tüm yapı ha kanatlandı ha kanatlanacak gibi. Hepsi bir yana, baştan çıkarıcı bir ışıklandırma ve ışık oyunları var!. (Sürprizleri bozmamak için fazla açıklamıyorum. Yapıyı rehber eşliğinde de gezebilirsiniz.)
Üçüncü vurgulamak istediğim nokta da şu: Daha iki gün önce İstanbul 2010’a ilişkin yazımda, kalıcı ve toplumu, bireyi, çevreyi dönüştürücü henüz hiçbir şey gerçekleştirilmediğini belirtmiştim. 2010 Yılının ilk günlerinde açılan “Borusan Müzikevi” , illaki devlet parasıyla iş yapılmayacağının da bir örneği. Bürokrasi dalkavukluğuna sığınmadan, rant dağıtıcılarının iki dudağı arasından çıkacak sözlere muhtaç olmadan da gerçekleştirilen işler, daha da heyecan verici.
Borusan Kültür ve Sanat Genel Müdürü Ahmet Erenlive Müzikevi’nin yöneticisi Yağız Zaimoğlu’na şimdiden kolay gelsin, heyecanları, çabaları hiç eksilmesin derken, Müzikevi’ni düşleyen, tasarlayan, gerçekleştiren, katkıda bulunan, emek veren herkese teşekkür ediyorum.
KÜBA YOLCUSUYUM...
15 Ocak Nazım Hikmet’in doğum günü.. Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’nın girişimi… Kübadaki Nicolas Guillen Vakfıyla işbirliği … (Kübalı şair Nicolas Guillen, Nazım’ın yakın dostuydu.) . Ve gidiyoruz…
Heykel ustası Mehmet Aksoy’un, safi hasret , safi özlem, safi direnç dolu Nazım Hikmet heykelini Havana’ya götürüyoruz. Şairi 108. doğum gününde Kübalı sanatçılarla Türkçe ve İspanyolca, şiirlerle şarkılarla anacağız. Biz dediğim 35 kişilik bir ekip. Hıfzı Topuz’dan Pınar Kür’e, Genco Erkal’dan Füsun Akatlı’ya, Mehmet Aksoy’dan Umur Bugay’a , yazar çizer ağırlıklı bir ekip… Vakıf Başkanı Rutkay Aziz’in son anda çıkan film çekimi nedeniyle katılamaması düş kırıcı.
Nazım Hikmet heykelini Nicolas Guillen Vakfı aracılığıyla Havana’ya, Küba’ya, Küba’ın “karanlığı aydınlığa çevirmeyi bilen insanlarına” armağan edeceğiz.
Sevgili Okurlar, bir hafta sizden izin istiyorum. Dönüşte yeniden buluşmak üzere…
Cumhuriyet - 10 Ocak 2010
Paylaş
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral
Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı.
Arama Yapın
Kategoriler
EdebiyatTiyatro
Plastik Sanatlar
Kadın Olmak
Memleket Hali
Müzik
Sinema
Çevre
Tüm Kategoriler