Kürtçe Yayın ve Şairin hali...
04 Ocak 2009 - Zeynep Oral -
TRT’nin Kürtçe televizyon yayınının başlaması , çooook gecikmeli de olsa nihayet başlayabilmesi, önemli bir olay. Bu yayın kimilerini hiç tatmin etmeyecek, hamasi ve göstermelik diye nitelenecek... Kimileri de ne gerek vardı diye buna bile, bu kadarına bile tahammül edemeyecek. Olsun... Böyle bir yayın olması , hiç olmamasından iyidir.
Bundan 30-40 yıl önce , Güneydoğu’da kimsenin Türkçe konuşmadığı köylerden yazdığım yazılarda “Kürtçe konuşuluyor” diyemezdim.Yasaktı... Hele hele, Kürtçe konuştukları için yaşlıların gençlerin, kadınların çocukların başlarına neler neler geldiğini hiç mi hiç yazamadım. O daha da yasaktı! Anlaşabilmek için askere gitmiş bir genci bulmam gerektiğini ya da ilkokula giden çocukların çevirmenliğine başvurduğumu yazamazdım.... “Kürtçe” yerine “Yerel diller”, “yerel lehçeler” gibi abuk sabuk tanımlamalarla durumu anlatmaya çalışırdım... “Kürtçe” sözcüğünün yasak olması bir yana, bu ülkeyi yönetenlere göre zaten “Kürtçe” diye bir dil de yoktu! (Bakmayın 30-40 yıl önce diye başladığıma, 20 yıl, 10 yıl önce de durum pek farklı değildi!)
TRT’nin Kürtçe yayını Devletin vatandaşlarına karşı ayırımcı politikasını elbet bir günden ertesine ortadan kaldırmayacak , ancak bu da bir adımdır. İnanıyorum ki Kürtçe yayın, anadili Kürtçe olan birçok Türk vatandaşına, Kürt edebiyatından müziğine , kendini geliştirme, yaygınlaşma olanağı vereceği gibi , anadili Türkçe olanlara da bu zenginliği tanıma fırsatı verecektir.
Sizin de başınıza gelebilir
İşte ben bu düşünceler içindeyken, Türkiye Yazarlar Sendikası, PEN ve Edebiyatçılar Derneği’nden “Tam Harold Pinter'lık” başlıklı bir ileti aldım. (Geçen Pazar ki Harold Pinter yazımı anımsayın: Yazarın , Kürtçe’ye uygulanan yasak üzerine “Dağ Dili” adlı bir oyunu vardır.)
TYS ve PEN’in iletisinde “Suçlusun, çünkü olmadığın yerde vardın ve bilmediğin dilde propaganda yaptın.Değerli şairimiz Şükrü Erbaş'ın başına getirilen sizin de başınıza getirilebilir” dendikten sonra durum açıklanıyor:
Şair Şükrü Erbaş 2002 genel seçimlerinde, DEHAP çatısı altında seçime giren Emek-Barış-Demokrasi bloğundan Antalya milletvekili adayıydı. …. Manavgat 1. Asliye Ceza Mahkemesi, seçimlerin hemen ardından, "seçimlerde Türkçenin dışında dil kullanmaktan (Kürtçe konuşmaktan)" dava açmış.
Şair ifadesinde "Seçimler sırasında Manavgat'a hiç gitmediğini, sadece merkezde konuştuğunu” belirtmiş; “Anadilim Türkçedir; Kürtçe bilmem” demiş ama...
Ama’sı var işte... Altı yıl sonra 2008 Aralık’ta sonuç tebliği edilmiş: Bulunmadığı bir yerde bilmediği bir dil konuşmaktan 9 ay ceza! Üstelik aynı durumda olan yani Kürtçe bilmeyen 7 arkadaşına da Kürtçe propaganda yapmaktan ceza... Daha garip olanı da, 4 yıl önce öldürülmüş olan Hikmet Fidan'a da ceza verilmiş olması...
Gerçekten Harol Pinter’ın da temsilcisi olduğu “Absurd Tiyatro, “Uyumsuz Tiyatro” örneği gibi... Gelin görün ki, oyun oynanmıyor! Hayat bu!
Evet, bir yanda TRT’nin Kürtçe yayını bir yanda Şair Şükrü Erbaş’ın durumu... Yaa işte burası Türkiye!
TYS, PEN ve Edebiyatçılar Derneği “Kendini yurttaş sanan bir daha düşünsün: Soğuk bir şaka mı her şey?Bu haksızlığı protesto ediyoruz. Bizler sanatçılarının aydınlığından korkan bir ülke olma utancının ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Biz yazar kuruluşları ülkemizde hukuk sürecinin büsbütün sıfırın altına düşmediğini inanmak istiyoruz…” diyor...
Bilginize!
Cumhuriyet: 4 Ocak 2009
Paylaş
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral
Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı.
Arama Yapın
Kategoriler
EdebiyatTiyatro
Plastik Sanatlar
Kadın Olmak
Memleket Hali
Müzik
Sinema
Çevre
Tüm Kategoriler