İstanbul Sokakları Tiyatroyla Kıpır Kıpır...
26 Mayıs 2002 - Zeynep Oral -
Uluslar arası İstanbul Tiyatro Festivalinde biri yerli , biri yabancı iki topluluk sokakları ele geçirdi. Kumpanya’nın “Yine Ne Oldu?” oyunu, çok etkileyici . Dünya çapındaki Fransız Plasticiens Volants Sokak Tiyatrosu’nun oyunları ise tam bir renk, müzik , ışık şöleni, düş gücünün kanatlanması ve beceriyle bütünlenmesi...İlkinden başlıyorum:
Tünel Meydanı. Sıradan herhangi bir akşamüstü gibiydi. Meydan trafiğe kapalı, her zamanki gibi. Yay alar , gelip geçenler, sağdaki soldaki kahvelere dağılanlar, durup çevreye bakınanlar, her zamankinden farksız...
Ansızın korna çalarak bir otomobil daldı meydana .. Aynı anda otomobilin iki ön kapısı açıldı. Bir erkekle bir kadın dışarı fırladı. Birbirlerine avaz avaz haykırmaya başladılar. “Rahat bırak beni!” “Yeter artık!” “Ben demedim mi!”ler havada uçuyor. Biri kovalıyor, öteki kaçıyor. Sonra tam tersi. Kadınla erkek fır dönüyor arabanın etrafında, içinde ve dışında. Tokatlar, birbirini yere fırlatmalar! Kapılar çarpılıyor, bagaj yumruklanıyor Şimdi biri meydan okuyor, derken öteki tehdit ediyor Şimdi erkek kadını sindiriyor , derken kadın erkeği... Kavga büyüyor!
Millet kavganın çevresinde toplanmış. Tamam ben ve benim gibi birçok insan bunun bir “oyun” olduğunu biliyoruz ama herkes bilmiyor ki! Yoldan geçen biri “Kavga edecek başka bir yer bulamadınız mı?” diye haykırıyor. Bir başkası “gidin evinizde kavga edin “ diye akıl veriyor. Hemen yanındaki, “ne malum evli oldukları, aynı evde yaşadıkları” diye mantık yürütüyor... Tramvay geliyor. Kavganın çevresindeki kalabalık yolu kapamış. “Çekilin yoldan” diye bağırıyor vatman. Hani bir ikinci kavganın çıkmaması işten bile değil! Tramvaydakilerin şaşkın bakışları arasında yol açılıyor. Tam da o sırada kadın adama tokat atmıştı. “Aptal mısın be adam sen de ona vursana” diye erkek dayanışması ...
Ama durun böyle anlatmamalıyım. Eğer görmedinizse, bir süre sonra bunun “oyun” olduğunu bilenlerle bilmeyenlerin ayni duruma düştüklerini anlamayabilirsiniz... Sokaktaki bir kavgaya “dışarıdan” bakarken, aslında kendi içinizle hesaplaştığınızı fark etmeyebilirsiniz.
Kadınla erkeğin, kimlikleri, kişilikleri, geçmişleri hakkında hiçbir şey bilmiyordum. İlişkilerini bilmiyordum. Neden kavga ettiklerini bilmiyordum. Ama... Ama...Dehşet içinde fark ettim ki, kullandıkları sözcüleri çok iyi biliyordum. Hepimiz, herkes biliyordu. “Ben demedim mi”ler.. “Anlaşıldı mı”lar... “Zaten sen” diye başlayan cümleler... Kavgada kullanılan, içi boşaltılmış da olsa, her kavgada kullanılan , sizin , benim hepimizin sözcükleri, kavganın kalıpları birdi... Ama bu sözcüklere, bu kalıplara dışarıdan baktığımızda , birden kavganın anlamsızlığını , saçmalığını kavrıyorduk! Tamam bu bir ”oyun”du ama , oyunu seyrederken bile utanıyorduk... En çok kendimizden utanıyorduk. Sokak ortasındaki kavgayı seyrederken, kendimizle yüzleşiyorduk.
Hikayesi olmayan bu kavga aracılığıyla, bizi kendimizle yüzleştiren “Yine Ne Oldu?” adlı bu oyunu Kumpanya topluluğu, Tiyatro Festivali boyunca her gün başka bir sokakta, başka bir meydanda sunuyor. Konsept ve yönetim Naz Erayda’nın . Metin, Aslı Mertan’ın . Oyunu her gün farklı iki oyuncu oynuyor (bir kadın bir erkek ya da iki erkek, ya da iki kadın).
Tünel’de benim izlediğim gün Özden Çifçi ve Kerem Kurdoğlu oynuyordu. Müthiş gerçekçiydi. Yukarıda ki bölümden anlayacağınız gibi, sahiciydi. Dışarıdan hiçbir müdahale onları “oyundan” koparamıyordu. 20 dakika boyunca o otomobilin, her köşesini kullandılar, otomobilden sonuna dek yararlandılar. Her oyuncuyla oyunun değiştiğinden, ama özünün eve etkisinin hiç değişmediğinden kuşkum yok.
Paylaş
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Zeynep Oral
Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı.
Arama Yapın
Kategoriler
EdebiyatTiyatro
Plastik Sanatlar
Kadın Olmak
Memleket Hali
Müzik
Sinema
Çevre
Tüm Kategoriler