İstanbul Müzeleri Çiçek Açtı…

New York Modern Sanat Müzesi (MoMA) Direktörü Dr. Glenn Lowry..  St. Petersburg Hermitage Müzesi Direktörü Prof. Dr. Mikhail Piotrovsky… Londra Kraliyet Akademisi Sergiler yöneticiliğini yıllarca sürdürmüş  Sir Norman Rosenthal…   Berlin İslam Sanatları Müzesi eski müdürü ve Berlin Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Claus-Peter Haase…  Paris Guimet Müzesi Direktörü Prof. Jean François Jarriage… Princeton Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oleg Grabar …

Birbirinden değerli bu bilim adamları, kültür ve sanat insanları geçtiğimiz hafta İstanbul’daydılar. Onlarla bir arada olma fırsatını yakaladığım için mutluyum. Kimiyle Türkiye’yi yurt dışında temsil eden sanatçılar üzerine , kimiyle İstanbul ve İstanbul’un müzeleri üzerine  sohbet etme fırsatı buldum. Sohbet ve söz hep gelip iki kadının başarısına kilitlendi.  Sakıp Sabancı Müzesi Direktörü Nazan Ölçer  ve ona sonuna dek destek olan Güler Sabancı’ya.  

Yukarıda isimlerini saydıklarım  Sakıp Sabancı Müzesi’nin Danışma Kurulu üyeleri.   Bunca önemli ismi  bir araya getirmek hiç kolay değil.  Onlar, bir araya gelmekle kalmadı, Sabancı Müzesi’nin son bir yıllık bilançosunu , çocuklara yönelik  eğitim faaliyetlerini , sosyal sorumluluk projelerini inceledi,  önümüzdeki yılların programlarına ilişkin önerilerde bulundular… Zaten önemli olan  bu ilişkiler ağını canlı tutup  müzeler ve sergiler için yeni olanaklar yaratmak.

Bizans Sergisi

Nazan Ölçer haklı olarak, artık günümüzde bu ekonomik koşullarda  hiçbir müzenin tek başına  çok büyük projelere imza atmadığını, mutlak  uluslar arası ortaklığa  yöneldiğini vurguluyor. Bu ortak projeler sadece sergileri değil, eğitimcilerin,  uzmanların değişdokuşunu da kapsıyor. 

Sabancı Müzesi’nde ileriye yönelik  önemli sergilerden biri, birçok müzenin işbirliğiyle dev bir Bizans Sergisi olacak! Üzerine yerleştiğimiz bu şehrin fazla bilinmeyen geçmişini irdeleyecek  bir sergi.  (Şu tek tümcelik haber bile beni heyecanlandırmaya yetiyor!)
Halen “Batı’ya Yolculuk- Türk Resminin 70 Yıllık Serüveni” sergisinin devam ettiğini (30 Hazirana dek) anımsatayım.  Danışma kurulunun tam da bu sergi sırasında burada bulunması  (rastlantı ya da akıllıca düşünülmüş olması fark etmez)  bence çok isabetli bir  seçim.

Başlığa bakıp, Sir Rosenthal’i ya da Oleg Grabar’ı ya da birbirinden ünlü uzmanları çiçeğe benzettiğimi sanmayın! Hayır “çiçek açma”yla sosyal sorumluk projeleri (Emirganlılara, “komşu günü”, “Gezmek sizden çaylar bizden günü” vb.)  özellikle çocuklara yönelik hem eğitici  hem çok eğlenceli  programları ve  etkinlikleri kast ediyorum. Çocuklar için  sanatın serüveni şimdi de Türk ressamlarla devam ediyor. Sabancı Müzesinde  yine çocuklara yönelik “Ben Rodin”, “Ben Picasso”, “Ben Dali”, “Ben Halı” vb. gibi kitaplar tadına doyulmayacak nitelikte…

Çocuklara yönelmenin önemi

Çocuklara yönelen  bir başka müze İstanbul Modern.

Daha önce bu sayfalarda İstanbul Modern’in beşinci yıldönümü haberlerini okudunuz.  Kentin simgesi haline gelen bu müze beşinci yılında  koleksiyonunu yeniledi ve genişletti.   “Yeni Yapıtlar, Yeni Ufuklar” sergisiyle , heyecan verici biçimde yeni  ve yenilikçi eserler sergilemeye başladı. Hüseyin Çağlayan’ın duvarları delen uçaklarından, Kutluğu Ataman’ın videolarına , Nil Yalter’in “göbek dansı”, Serhan Özkaya’nın ”Yumurtacı Çırağı”nın havada uçuşan yumurtalarından, Yoko Ono’nun “Ex it”ine birbirinden ilginç eserler… Resim, Heykel, video, enstalasyon derken  çağdaş bir kimlik ortaya konuyor.

“Genç İstanbul Modern” başlığı altında, Paris’in Georges Pompidou Merkesi’nin işbirliğiyle , 6-16 yaş arası çocuk ve gençlerle  atölyeler düzenliyorlar.  Matisse ve Picasso’nun atölyelerini çağrıştıran Kuş Kafesi, Çizginin Dinamiği, Renklerin Gizemi, Biçimler Evreni ve  Yapı-Yapıbozum adlı interaktif oyun alanlarıyla, sanatçıların yaşamlarına ve eserlerine ışık tutuyorlar.  

Müzelerde çocuklara yönelmenin  temelinde geleceğin sanatla haşır neşir kuşağını, geleceğin sanat izleyicisini yetiştirmek var.

Şöyle  özetliyeyim: Amaç sanatçı yetiştirmek değil, amaç,  ilkeli, evrensel, çağdaş değer ölçülerine sahip bireyler yetiştirmek.  Bakınca, görmeyi, gördüğünü kavramayı, değerlendirmeyi, eleştirmeyi, sorgulamayı, tartışmayı  becerebilen birey yetiştirmek!

Çocuk ve gençlere yönelik etkinliklere katılmak isteyen çok, önceden yazılmak gerekiyor, ayrıntılı bilgiyi  müzelerden alabilirsiniz.  Siz siz olun,  çiçek açan iki müzeyi de yeniden ziyaret edin. Hele sergileri birbiri peşi sıra izlediniz mi, tadına doyulmaz bir yolculuğa çıkmış  gibi oluyorsunuz.  Anılarla keşifler arasında eşsiz bir yolculuk…

Cumhuriyet- 6 Haziran 2009