Ey Ayırımcılık! Dipsiz kuyulara batasın!
02 Ocak 2013 - Zeynep Oral -
2013 Yılının ilk sabahı kan ter içinde uyandım. İyi ki de uyandım yoksa içimdeki öfkeyle yatağı, odayı, binayı, köyü, kasabayı, ülkeyi, dünyayı tutuşturacaktım! Rüyamda bildiğim tüm bedduaları birbiri peşi sıra sıralıyordum. Kime mi ? Hemen telaşlanmayın: Hiç kimseye! Bir olguya! Bir zihniyete! Bir düşünce ve bir duruş biçimine yönelmişti öfkem ve beddualarım: Ayırımcılığa!
2012’de yazdığım son yazının etkisindeydim hala... "Boğazlanan bir çocuğun kanı gibi" akmıştı koca bir yıl... Ve yıl boyunca yaşadığımız yanlışların, zulmün, haksızlığın, kötülüklerin, şiddetin, yozluğun, baskıların, gerilimlerin kökeninde hep ayırımcılık vardı.
Ya bizden yanasın - ya da düşman
Türksün- Kürtsün
Sunisin- Alevisin
Ya bizdensin ya da öteki, örneğin Ermeni, Rum..
Ya normalsin ya da "hasta" yani eşcinsel . (Unutmayın, ilaçla tedaviye bile kalkıştılar!)
Dindarsın- Laiksin (Bu yanlış karşıtlıkları ben değil, bizi yöneten zihniyet yarattı ve yerleştirdi.)
İnançlısın- Ateistsin.
Kadınsın- Erkeksin.
Örtülü kadınsın- Başı açık kadınsın.
"Dışarıda çalışan –ahlaksız- kadınsın"- "Evinde oturan namuslu –ahlaklı- kadınsın" (Ben kestirmeden yazıyorum ama bunların açılımlarını ve çağrışımlarını siz biliyorsunuz nasılsa...)
Başbakanın yetiştirmeyi hedeflediği "Dindar ve muhafazakar gençliktensin" – ya da sorgulayan, eleştiren, karşı çıkan, protestoya cüret eden gençliksin, yani "terörist"sin! Örneğin ODTÜ’lüsün!
Sevinçlerin ve teşviklerin ayırımcılığı: Şu kadar kupona ansiklopedi dönemi bitti. Şu kadar camide kılınan namaza karşılık umre yolculuğu...
Acıların ayırımcılığı: Ya şehit anasısın ya "terörist" anası... "Namus" uğruna öldürülen kız çocuğunun anasıysan, o acıdan bile sayılmaz...
Ya biat edersin ya da kapı dışındasın
Özetle ya Padişahın kulusun – ya da değilsin! Değilsen, başına her an her şey gelebilir...
Ve ben rüyamda dolu dizgin ayırımcılığa beddua okuyordum:
Ey ayırımcılık! Boyun posun devrilsin de, altında kalasın! Bilinmedik dertlere tutulasın! Dipsiz kuyulara batasın! Eşşekten düşmüşe dönesin! İki yakan bir araya gelmesin! Tuttuğun dallar elinde kalsın! Kesenin bereketini görmeyesin! Burnundan fitil fitil gelsin! Dilin damağın tutulsun! Yaptıkların gözüne dizine dursun! Gidişin olsun, gelişin olmasın! Yok olasın ayırımcılık!
Sonra birden kendime geldim! Yoo, hayır yeni bir yılın ilk sabahına,bir zihniyete karşı da olsa, bedduayla girmek olacak şey değildi! Dua edeceksem, "Yeni Yıl duası" olarak, beddua değil, Uzak Doğu bilgelerinin duasını seçmeye karar verdim:
Tanrım, bana değiştirmek istediklerimi değiştirebilmem için güç ver.
Değiştiremeyeceklerim için sabır ver.
İkisi arasındaki farklı anlayabilmem için bilinç ver.
Bana ve herkese...
Cumhuriyet- 2 Ocak 2013
Paylaş
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral
Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı.
Arama Yapın
Kategoriler
EdebiyatTiyatro
Plastik Sanatlar
Kadın Olmak
Memleket Hali
Müzik
Sinema
Çevre
Tüm Kategoriler