Menü

Dünden yarına bir köprü : SALT Galata


25 Kasım 2011 - Zeynep Oral -

İki yıl önce dev bir şantiyeyi dolaşırken gözüme çarpan ve gözümün önünden hiç gitmeyen imge şuydu:

Etrafa yayılan bir toz bulutunun içinde, ustalar, işçiler, kocaman elleri, minicik çekiçleriyle, sanki bir oya, bir nakış, bir dantel işi yaparmışçasına, duvarları, sütunları kaplayan , yıllar içinde üst üste atılmış kat kat boyaları, sıvaları kaldırıyorlardı. Yabancı her tür maddeyi iğneyle kuyu kazar gibi, sonsuz ince ayar bir işçilikle bertaraf ediyor, yapıyı adeta "soyuyorlardı". Bir derviş sabrıyla, bilgeliğiyle... Sonradan eklenmiş her yapaylık ortadan kalkıkça, altından daha güzel ,daha aydınlık bir malzeme çıkıyordu...

Sonunda oldu! "Daha güzel, daha aydınlık"tan da öte bir başarı! İşte karşınızda SALT Galata... Garanti Bankası'nın çiçeği burnundaki kültür kurumu . (Beyoğlu'ndakinden sonra bu ikincisi. )

İçinde müze, kitaplıklar, arşiv, araştırma birimleri, atölyeler, oditoryumlar, sergi alanları , kitapevi, kafeterya, restoran barındıran bu kültür kurumuyla ilgili bilgileri birkaç gün önce bu sayfalarda okudunuz ( Cumhuriyet-22 Kasım) Onları tekrarlamayacağım. SALT'ın iletişim ve yönetim direktörü Sima Benaroya ile SALT'ın Araştırma ve Program Müdürü Vasıf Kortun'la burada çıktığım bir turda beni en çok etkileyenleri vurgulayacağım.

Görkemle yalınlığın buluşması

Bir zamanların Voyvoda Caddesinde ( günümüzün Bankalar Caddesi'nde) Fransız asıllı Levanten Mimar Alexandre Vallaury'nin tasarımı 1892 yılında Merkez Bankası (Bank Imperiale Ottomane) olarak hizmete açılmıştı bu yapı. Türkiye'de döneminin en önemli mimari yapıtlarından biriydi.

Mimar Han Tümertekin burayı hem "özüne" döndürürken, hem de yeni işlevsellik kazandırırken muhteşem bir iş çıkarmış. Yapının yüz küsur yıl önceki görkemini ve sonsuz yalınlığı buluşturmuş. Yalınlık dediysem bu sizi yanıltmasın. Bu, müthiş donanımlı, bilgiye, birikime dayalı bir yalınlık.

Neo -klasik dış cepheden içerisi girdiniz mi müthiş bir aydınlık ve önünüzde Haliç! Dolaşırken karşılaştığınız ve restoranın manzarasından söz etmeme gerek yok herhalde...

Gezecek olanlara bir ipucu- Yapının ortasında bilgisayar aracılığıyla çalışan , günışığı panelleri var. Bunlar günün farklı saatlerinde, farklı hareket ederek daha çok, daha çok ışığı içeri alıyor. Kaçırmayın: Panellerin devinimini izleyin.

Bir ilginç özellik: Her mekan farklı farklı tasarımcılar tarafından düzenlenmiş. Her birinde değişik özellikler ön plana çıkıyor.

Bir önemli özellik daha: Her şey, yerli imalat., sıfırdan imal edilmiş... Tüm eşyalar, her şey yerli tasarım... Kitaplık sistemlerini doğrusu çok kıskandım!

Geçmişe yolculuklar

SALT araştırmaya, deneye, sorgulamaya önem veren bir kurum. Geleceğin oluşturulmasına katkı için kaçınılmaz olana öncelik tanıyorlar: Çağdaş sanalar, güncel sanat, mimarlık, şehircilik, tasarım , sanat tarihi özellikle uzmanlaştıkları alanlar.

Şu anki sergiler " Geçmişe Hücum: Osmanlı İmparatorluğunda Arkeolojinin Öyküsü" , 200 yıllık bir süreçte bu topraklardaki çalışmaları göz önüne seriyor...

" Foto Galatasaray" tam 50 yıl Galatasaray'daki stüdyosunda fotoğrafçılık yapmış Maryam Şahinyan'ın tüm arşivini kapsıyor. Onu günümüze kazandıran Tayfun Serttaş'a teşekkürler! Orada saatler geçirebilir, o fotoğraflara bakarak, bir dönemin ekonomik, politik ve toplumsal analizini yapabilirsiniz.

"Osmanlı Bankası Müzesi"ni daha önce görmüş olabilirsiniz ama yeni sergileme ve düzenlemede daha da çarpıcı olmuş!

Katlar arasında dolaşırken karşıma çıkan bir kitle var: "Peçesi Açılan Modernizm / Tarihleri Örgütlemek". Gülsüm Karamustafa'nın işi... Baktıkça okudukça öğreniyorum:

Nazilerden kaçan Avusturyalı kadın mimar Margarete Scütte-Lihotzky , 1938-40 Yıllarda Türkiye'ye gelip Milli Eğitim Bakanlığı için çalışmış okullar yapmış. Onun tasarımı Köy Enstitüleri için kullanıldı mı, kesinlikle bilinmiyor . Ancak Gülsüm Karamusrtafa " Sanatçılar her zaman olgularla kurguyu bir araya getirecek hayal gücüne sahiptir" diyerek bu "enstelasyonu" yapmış. Daha önce Viyana'da sergilenen eser şimdi burada.

Daha keşfedilecek ne çok dünyalar var dedirten, sadece geçmişe değil, geleceğe de ışık tutan bir kültür kurumu olmuş SALT Galata. Emeği geçenlere şapka!

NOT - Oyunun adı uzun: "Önce bir boşluk Oldu kalp Gidince, Ama şimdi iyi"... Talimahane Tiyatrosu'nun bu oyunu, 28 Kasımda IKSV Salon'da son kez oynanıyor. Sonra , salonsuz kentimde, nerede yer bulurlarsa orada oynayacaklar ... Sakın kaçırmayın. Nedenini bir başka yazıda anlatacağım...

Cumhuriyet- 25 Kasım 2011

Paylaş

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral

Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı. 

Devamı

Sosyal Medya

 
© 2021 Tüm hakları saklıdır.