Menü

Carreras yıllara meydan okudu!


16 Temmuz 2012 - Zeynep Oral -

Sahnede göründüğü an, müthiş bir alkış koptu. Kar gibi bembeyaz saçlarıyla, üzerine bol gelen ceketiyle, içe dönük incecik yüzü ve ufak tefek bedeniyle olduğundan daha da yaşlı görünüyordu. (66 yaşında.)

Müthiş bir alkış koptu, çünkü o José Carreras'tı! Efsanevi tenordu. Opera tarihinin en ünlü, en popüler, en sansasyonel "3 tenor"undan biriydi. (Ötekiler rahmetli Pavarotti ve Placido Domingo). Herkesin yapamaz dediğini gerçekleştirmiş, yeniden hayata ve sahneye dönmüştü... Alkış koptu çünkü Bodrum Yarımadası "D-Marin Turgutreis 8. Uluslararası Klasik Müzik Festivali" açılışını yapacak bu konseri nicedir bekliyordu.

David Gimenez yönetiminde Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Bizet'nin "Arlesienne" süitiyle hızlı bir giriş yaptı ve ardından işte karşımızda José Carreras... (Görünmesiyle, ilk duygum: 20 yıl önce Mersin Operası'nda onunla konuşurken, onu dinlerken, karşımda bir delikanlıydı, ne zaman böyle yaşlandı?..) Ve ilk şarkı: "L'Ultima Canzone" (Son Şarkı)...

Ağzını açıp, şarkılarını söylemeye başlamasıyla birlikte... Bir mucize bu: Gözümün önünde gençleşti, gençleşti, gençleşti, büyüdü, büyüdü, büyüdü... O andan sonra ne saçı ne başı, sadece o muhteşem ses! Konser alanını dolduran 5 bin beş yüz insanın ruhuna işleyen, bütün gönülleri fetheden sesi... O sesle bütünlenen alçakgönüllü, içten ve sakin tavrı... Tüm aryalarını söylerken teknik mükemmelliğine, anlamı çoğaltan yorum ustalığına yılların kazandırdığı bilgeliğine ekliyordu.

Carreras, şarkılarını sesini zorlayacak aryalardan değil, daha hafif parçalardan seçmişti. Müzikallere yöneldiğinde aldığı alkış çığrından çıkıyordu. (Halkımız müzikal seviyor!) Kâh fısıltıya dönüşen, usul usul okşayan; kâh dağı taşı yerinden oynatacak güce bürünen o ses yıllara tüm güçlüklere, engellere meydan okuyordu!

Konserin ikinci solisti Soprano Simge Büyükedez'di. Leyla Gencer'in sevgili öğrencisi, yurtdışında başarılar kazanan genç soprano, sesiyle, yorumlarıyla, sahne duyarlığıyla olağanüstü niteliklerini cömertçe önümüze seriyordu. Kendine güvenini ve mutluluğunu, tüm dinleyicilere geçiriyordu.

Konserin, bence en zorlu ve en çarpıcı bölümü, finalden sonra alkışlara yanıt verdikleri aryalardaydı. Belki 6-7 kez dinleyici kırmayıp aryalar armağan ettiler. La Traviata'nın ünlü aryası "Libiamo" ile konser sona erdiğinde biz de kanat takmış müzikle birlikte göğe yükselmiş; şarkılarla denize yelken açmıştık.

Bu yılki festivalin onur konuğu Muammer Sun Hoca, açılışta özlü ama muhteşem bir konuşma yaptı. Klasik müzik eğitiminin önemini vurguladı, Fazıl Say'a göz kırptı... Doğuş Grubu'nun desteklediği festivalde kurumun CEO'su Hüsnü Akhan ve festivalin sanat yönetmeni Yücel Canyaran festivalden elde edilecek gelirin Tohum Otizm Vakfı ile Bodrum Sağlık Vakfı'na aktarılacağını belirttiler.

İşte "D-Marin Turgutreis 8. Uluslararası Klasik Müzik Festivali"nin açılışı unutulmaz bir gece olarak belleklere böyle yerleşti.

Cumhuriyet- 16 Temmuz 2012

Paylaş

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral

Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı. 

Devamı

Sosyal Medya

 
© 2021 Tüm hakları saklıdır.