Menü

Bir Gizli Bahçede...


15 Ağustos 2010 - Zeynep Oral -

Ah herkesin gizli bir bahçesi vardır, aklının yüreğinin bir köşesinde bilmez değilim… Ama bugün sözünü edeceğim bahçe, gönül gözüyle gördüğüm ya da gönlümde var ettiğim değil, geçen hafta sonu kaçamak yaptığım ve sığındığım Ege’nin orta yerinde gerçek bir bahçe!

Bu bahçe dışarıdan hiç görülmüyor. Bahçe kapısının iki yanında iki kocaman zeytin ağacı…Sanki iki nöbetçi… İkisinin arasından geçip bahçeye giriyorsunuz. Buraya getirildikleri günü anımsıyorum sanki daha dündü. Oysa onbeş yıl önceydi. Miniciktiler. Çok cılız iki dal parçası gibiydiler. Ayvalık’tan Muhtar getirmişti onları. Sevdiler topraklarını, Ayvalık’ı aramaz oludular serpilip büyüdüler …

Bahçeye damgasını vuran, muhteşem bir dut ağacı… Orta yerde gerine gerine duruyor. Sanki dev bir şemsiye! Öyle ustalıklı budanmış. Boyuna değil enine büyümüş. Tam 68 yaşında. Yaşını biliyorum çünkü Murat doğduğu gün dikilmiş!

“Erkek dut” diyor ablam Ayşe. “Meyve vermiyor. Ve çok yaşlı olduğundan zaman zaman ağlıyor.” Dut ağacının gözyaşları ballı, şekerli… Döküldüğü yeri lekelemesin diye “gözyaşlarını” minik yeşil kovalarda topluyor ablam… Bence yaşlı sayılmaz, belki de ana vatanı Çin’i özlemiştir ondan ağlıyordur!

Neyse ki asmalar dişi. Bir üzüm veriyor, bir üzüm veriyor sormayın gitsin. Her bir salkım yüklü mü yüklü. Çekirdeklisi ve çekirdeksizi sarmaş dolaş!

Bahçenin dışarıdan görülmesini engelleyen, dev limon serviler! Bir zamanlar onlar da sanki berberden çıkmış gibi budanıyorlardı sonra Ayşe özgür bıraktı onları, gökyüzüne şutlandılar. Deli deli eser rüzgara aldırmayıp, boy yarışına giriştiler. Okşa onları, ellerin mis gibi limon koksun!

Erik ağacının bunca kırmızı yapraklısı az bulunur. Şehvetli bir rengi var yaprakların, yarı aralık dudaklar gibi…

Üç limon ağacının, üçü de limon veriyor; ama birinin dalları soru sorarmış gibi yerlere eğilmiş…

Ah bir de çiçeğe durmuş gül ağaçları! Hele onlar, ablamın önünde el pençe divan bekleşiyorlar. Ayşe’nin ön adı “Gül”dür, ondan olsa gerek…

Beyaz yasemin, mavi yasemin, her ikisinden de daha kokulu Kıbrıs yasemini… Mor ve turuncu bugenvilyalar … Her renk ve her daim neşeli sardunyalar… İstanbul’da daha az, İzmir’de daha çok bulunan beyaz mercan, kırmızı mercan… Dut ağacına yamanmaya çalışan hanımeli… Asmaya sırnaşan mor salkım… Her ilkbahar ve sonbaharda coşan ama her dem yeşil kalan fırça çiçeği…

Ne çok emek, ne çok sevgi var bütün bu uyumda, bu bahçede…

Bahçeyi incelemeye ne zaman başladım?

Her şey, gözümün onlara takılmasıyla başladı… İnce uzun sapların ucunda minicik toplara benzer başlarını kaldırmış bana bakıyorlardı. Beyaz, kırmızı ve pembeydiler. Başların ağırlığından dallar hafif kıvrılmıştı. Kırılmayacak kadar, yere değmeyecek kadar… En ama en ufak bir esintide nazlı nazlı, bir o yana bir bu yana sallanıp duruyorlardı. Gizemli bir dans gibiydi.

İlk kez görüyordum. Gözünüz takıldı mı, bakışlarınızı ayıramıyordunuz öylesine güzeldiler. Üstelik sizi de o dansın, o girdabın içine alıp bir türlü bırakmıyorlardı…

Nedir diye sordum…”Latincesini bilmiyorum ama bizim burada ona ‘gavura’ deriz” dedi ablam… Eve dönünce araştırdım. “Gavura bitkisi”ne en yakın haşhaştan banotuna bir sürü şey buldum ama hiçbiri benim o bahçede gördüklerime benzemiyordu….

Haftanın hiç olmazsa bir gününde referandumu, politikayı, kim kime ne hakaret etmiş, baskıyı, şiddeti unutun, bir ağacı, bir çiçeği, bir bahçeyi inceleyin demek için yazdım bu yazıyı.

Biliyorsunuz değil mi: Silivri Cezaevinde çiçek yetiştirmek de yasak!

Bir de 12 Eylül’ün hesabını soracağız falan demiyorlar mI! Hadi oradan! Güldürmeyin beni!

NOT- Önceki günkü “Kaya Kaynar ve Dünyası” başlıklı yazımda bir eksik vardı. Şimdi tamamlıyorum: Kitabın tüm telif hakları Uluslararası Rotary’nin “End Polio Now” (Çocuk Felcini Şimdi Sonlandırın) projesine bağışlandı.

Cumhuriyet-  15 Ağustos 2010

Paylaş

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral

Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı. 

Devamı

Sosyal Medya

 
© 2021 Tüm hakları saklıdır.