Menü

Bayram


28 Aralık 2000 - Zeynep Oral -

Diyarbakır'dan...

İşte Bayram! Haydi gülün, eğlenin, tokalaşın, barışın, sarılın, büyülüklerin ellerinden küçüklerin gözlerinden öpün, unutun , unutun, yanan genç kadınları, saçları yüzleri tutuşanları unutun, tatlı yiyin tatlı konuşun, televolelerde eğlenin, kıvırtın, daha çok kıvırtın, resmi açıklamalara inanın, sorgusuz sualsiz inanın, sorup sorgulayacak olanı yakalayın, coplayın, içeri tıkın, yasaklayın sormayı, yasaklayın kuşku duymayı, ne kadar yüksek sesle şarkı söylerseniz, o kadar çok eğlendiğinizi sanın, göbek atın boşalın, solunumu durduran gaz bombalarını, yangın bombalarını düşünmeyin, öldürerek hayata dönüşleri aklınıza getirmeyin, oldu da bitti maşallah, bir daha olmaz inşallah, bilgiyi değil kumarı yücelten yarışmalara takılın, ballı börekler yiyin, aftan yararlanan katilleri sevin, dün söylediklerinin bugün tam aksini yapan büyüklerinizi de sevin, gülün, eğlenin, şu anda ölmekte olanları, öldürmekte olduklarımızı düşünmeyin, tüketin, daha çok daha çok tüketin, tükettikleriniz arasına insanlığınız, aklınız, duyarlılığınız da girivermiş, ne gam, siz eğlenmeye bakın...
Hayır böyle sürdüremeyeceğim... İşte bayram, diye başlayan yazıyı kestim!
                                  X
Bayramdan birkaç gün önce Diyarbakır'daydım. İnatçı, harika bir güneş altında kent, iki yıl öncesine oranla gelişmiş, tertemiz. Herkes , hem terörün hem baskının azalmasıyla değişen günlük yaşamdan örnekler veriyor. Kadınlardan en sık "artık gece bile sokağa çıkabiliyoruz!" sözünü duyuyorum. Müthiş bir rahatlama hissediliyor.

Diyarbakır'da en büyük sorun işsizlik. Son yıllarda yöreden aldığı göçlerle , yığılmalarla, daha da büyüyen işsizlik. Toplumu içten içe kemiren, yiyip bitiren, insanların elini kolunu bağlayan, geleceğe yönelik hiçbir umut yaşatmayan bir sorun... İşin kötüsü, bu durumun değişeceğine dair bir inanç ta yok insanlarda. Birçokları, "Diyarbakır hala terör kıskacında, baskının ve şiddetin egemen olduğu , mahrumiyet bölgesi olarak kabul ediliyor, bilmeyenler, görmeyenler tarafından" diyerek sorunun ipuçlarını vermeye çalışıyor.

TRT-GAP Televizyonunda "Güneş Üstümüzde" programı için benimle bir söyleşi yapıldı. (1 Ocakta, sabah 10:30'da uyanık olanlar için yayınlanacak. ) GAP TV., anımsayacaksınız1989'da Milli Güvenlik Kurulu kararıyla kurulmuştu. Bir vizyonu vardı. Ve merkez, Diyarbakır olacaktı. Oysa hala buradan çekilen bandlar Ankara'ya gidiyor. Diyarbakır'da 1993'de bir stüdyo kurulana dek, ışıkçısından kablocusuna, makyajcısından yönetmenine, Ankara'dan buraya taşınılır, iki saatlik bir çekim için 20 kişi (yol masrafı, otel masrafı vb.) gelir, yine dönermiş. Bugün hala taşıma suyla sürdürülüyor. İşin yüzde 80'i Ankara'dan yürütülüyor. Her gelen hükümet, GAP TV'nin merkezi Diyarbakır olacak diye programa alıyor, ama hala yerine getirilmiyor.

Tam da işsizlikten söz ederken bu ne biçim tutumdur aklım almıyor. TRT Genel Müdürü, bir zahmet Diyarbakır'a uzansa , oradaki insan potansiyelini yerinde görse, belki yetişecek kadrolara bile olanak sağlanabilir diyorum.

Diyarbakır adı, benim için hep Ertuğrul Pirinçcioğlu'ya özdeşleşmiştir. Yıllarını Milliyet'e vermiş, bugün ayrı düşse bile Milliyet Diyarbakır'la bütünleşmiş Ertuğrul, bana bir de "KAMER"i tanıttı! KAMER, yani Kadın Merkezi. ÜÇ tılldır etkinliğini sürdüren bir merkez. Ali Emiri, 4. Sokakta bir zamanlar Cahit Sıktı Tarancı'nın babasının evi olan dört katlı yapıda kadınlara hizmet veriyor. Aile içi şiddetten, bireyin gelişimine, çocuk yetiştirmekten hukuki, psikolojik danışmanlığa uzanan bu merkezin bir katı kreş, bir başka katı toplantılara ayrılmış. En alt katı ise muhteşem bir lokanta. Tavsiye edrim harika!Üniversiteli gençlerin hizmet ettiği lokanta elbet kadın erkek herkese açık. Doyamadığım sohbet eşliğinde yediğim Diyarbakır'a özgü yiyeceklerin, tablama, katıklı dolma, içli köftenin tadı hala damağımda!

Sevgili okurlar, hele internet okurları, e-mail adresimdeki yanlışlardan bunaldınız biliyorum. Doğru adres internet sayfasında farklı yazsa bile şöyle: zeynep@zeyneporal.com

Hepinize iyi bayramlar.

Paylaş

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zeynep Oral

Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı. 

Devamı

Sosyal Medya

 
© 2021 Tüm hakları saklıdır.