"Susarsam, Suçlu Sayılırım..."
02 Haziran 2011 - Zeynep Oral -
Gazeteler yazmadı ya da minicik bir haberle geçiştirdi. Televizyonlarda ise hiç rastlamadım. Esma Ocak'ı geçtiğimiz hafta yitirdik...
Esma Ocak yazardı. Ünlü değildi, hele şan şöhret peşinde hiç değildi... Ama yürekliydi. Çok cesurdu. Kendini öyle nitelemese, adlandırmasa da sıkı bir feministti. Ondan önce hiç ama hiç kimselerin yazmaya cesaret edemediklerini önce o yazdı. Bilinip de söylenmeyenleri görmezden gelinenleri yazdı... Doğup büyüdüğü , tüm yaşamını geçirdiği Diyarbakır ve çevresinde kadınların durumunu yazdı. "Berdel" sözcüğünü, "insan takası" demek olan bu sözcüğü; başlık parası çıkışmayan ailenin, kız almak için, kendi kızını vermesi olayını , Türkiye'nin Batı'sı ondan öğrendi...
Başka bir ülkede yaşamış olsaydı, eller üzerinde tutulurdu. Belki de tartışmalardan hep uzak kalmayı benimsemesi; bağırarak değil fısıldayarak konuşmayı seçmiş olması; kadın hareketinin içinde yer almaması; edebiyat dünyasından uzak yaşaması; Türk milliyetçiliğine de, Kürt milliyetçiliğine de öncelik tanımaması... Bunlar , onun önemini benim gözümde hiçbir zaman azaltmadı. Ama "Büyük Medya"nın onu "yok" saymasında neden olabilir...
Esma Ocak'ı 70'lerin sonunda, 80'lerin başında tanıdım. Önce , kitaplarından: "Berdel", "Kırklardapı'nın Düzü" ve "Kervan- Servan"...
12 Eylül zulmü beni ha bire Güney Doğu'ya yönelttiğinde, gittim Esma Ocak'ı buldum. Beni köyünde, evinde konuk etti. Geceler boyu konuştuk. Gündüzleri çok yoğundu. Kazancı Köyü'nde sabah beş buçukta kalkar, tüm köyü dolaşır , Kürtçe, Arapça, Türkçe, Farsça konuşarak herkesin derdine derman arar , ağır işçi gibi çalışır, bunlardan arda kalan zamanda kitaplara dönerdi.
Yaşamdan – Yazıya
Varlıklı bir ailedendi. Çocukluğunda anne baskısıyla yerleştirildiği bir hocanın yanında din dersleri etkisiyle , dilinin dönmediği duaları okuyamadığı için cehennem ateşinde yanacağını düşünür karabasanlar görürdü. 16 Yaşında kendinden 20 yaş büyük dayı oğluyla evlendirildi. Cehennem korkusuna evlilik korkusu karıştı... Sonraki yıllarda kocasını çok sevdi. Köydeki tarlalarla hep kocası ilgilenirdi. Üç çocukla dul kaldığında 33 yaşındaydı. İşin başına geçti,köye yerleşti, köylüklerin "Esma Hocası" oldu...
Küçük yaşta başlamıştı kitaba sarılmaya. Kitaplarda zebaniler, çehennem ateşleri yoktu. İlk şiirlerini, öykü ve roman taslaklarını yazmaya başladığında 14 yaşındaydı. Dengbejlerden, türkülerden,aşıklardan besleniyordu..
Bir gün ağabeyine gösterdi yazdıklarını. Ağabey çok heyecanlandı. Derhal birilerine okutmalıydılar bunları. Bir kopya Ahmet Arif'e, bir kopya Veysel Öngören'e yollandı. İkisi de hayran kaldılar , desteklediler. O andan sonra günlerini tarlalarıyla köy sokakları arasında, yazı masasıyla kilim dokuma tezgahları arasında , türkülerle torunları arasında geçirirken kitaplar birbirini izledi.
Kitaplarına kadının ezilmişliği, sömürülmesi kadar, kadının tutkularını, düşlerini, düş gücünü, sevincini , yaratıcılığını, umudunu ve direncini de kattı; karşı çıkışını, başkaldırışını da. Şiddet sarmalındaki insanların aydınlığı, suyu arayışını dile getirdi.
Yaşadıklarını ve gözlemlediklerini yazdı. Hep söyledi: Burada yaşanan gerçekleri görüp kavrayıp, susmak olmazdı. Sussaydım, söyklemeseydim, suçlu sayılırdım." dedi.
Esma Ocak adı , o hayattayken Diyarbakır'a bir çay bahçesine verilmişti. Cahit Sıtkı Tarancı Kültür ve Sanat Merkezi içindeki çocuk kütüphanesine de onun adı verilmesi kararı alınmıştı. Bunun gerçekleştiğini göremeden geçen hafta 83 yaşında aramızdan ayrıldı Esma Ocak. Işık içinde yatsın.
Ben onu her hatırlayışta, içimden Ahmet Arif'in şu dizelerini mırıldanıyor olacağım:
"Dayan kitap ile,/ Dayan iş ile/ Tırnak ile, diş ile, /Umut ile, sevgi ile, düş ile."
Cumhuriyet- 02 Haziran 2011
Paylaş
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Zeynep Oral
Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı.
Arama Yapın
Kategoriler
EdebiyatTiyatro
Plastik Sanatlar
Kadın Olmak
Memleket Hali
Müzik
Sinema
Çevre
Tüm Kategoriler