"Cinayeti Gördüm"
05 Aralık 2010 - Zeynep Oral -
Bu ülkeden, bu devletten nefret etmemenin yollarını nasıl bulacağız?
Televizyonda onu izlediğimden beri bu soruyu soruyorum kendi kendime! Banu Güven’in sorularını yanıtlıyordu. “Cinayeti Gördüm” diyordu.
O dediğim, Kemal Türkler’in kızı Nilgün Soydan!
1980 Yılının bir temmuz sabahı, babasına, balkondan el sallarken, cinayeti, katliamı gördü… 18-19 yaşındaydı … DİSK Genel başkanı, işçi lideri babasının üçlü çarpraz ateşle yere yığılışını 30 yıl boyunca her gün gördü, hep yeniden, yeniden yaşadı.
Katillerin 19 yıl yakalanmadığını; 16 yıl boyunca dava açılmadığını; dava açıldığında dosyanın Ankara’dan İstanbul’a tam altı yılda gelebildiğini; teşhis ettiği katilin nasıl devlet tarafından korunduğunu (hapiste değil, ihaleyle Milli Parkta işletmecilik işi alarak korunduğunu…) ve 30 yılın sonunda zaman aşımı nedeniyle davanın düştüğünü gördü, yaşadı Nilgün Soydan.
Onun ekrandan bana bakan gözleriyle, sayfalardan taşan sözleriyle, ben de gördüm cinayeti hepimiz gördük.
“Ben artık bu ülkede yaşamaktan utanıyorum” diyor Nilgün Soydan. Ben de, ben de, ben de diye haykırmak geliyor içimden.
AKLIMI KURCALAYAN SORULAR
Başbakan için sorun yok. Bence o her yerde hiç utanmadan yaşayabilir. Baksanıza hoşuna gitmeyen bir şey oldu mu, öfkesini kusup , sağı solu azarlayıp rahatlıyor.
Wikileaks belgeleriyle ortalık kaynıyor. Dünyanın tüm basın yayın organlarıyla karşılaştıracak olsanız, bizim ülkemizde bu konuya ayrılan yer, dış dünyaya oranla çok az. Ama yine de başbakan, bu belgeleri yayınlayan basını ve muhalefeti "ahlaksızlık ve alçaklıkla" suçluyor!
Şimdi aklımı kurcalayan sorulara geçiyorum:
1) Wikileaks belgelerini yayınlayan, sorgulayan, diline alan ahlaksız ve alçak , ama Kanada’da yaşayan ve haham olduğunu söyleyen bir meczubun ya da kaynağı belirsiz imzasız bir belgeyi yayınlayan aslan kaplan ve da vatan sever , öyle mi ???
2) Başbakan (ve iktidar Partisindekiler) her fırsatta “Sıkıysa suçlu olduğumuzu ispatlayın” diyorlar… Peki “suçlarının ne olduğunu bilmeden aylardır yıllardır hapiste olanlara “Sıkıysa suçsuzluğunuzu ispat edin” denildiğini bilmiyorlar mı???
3)İsviçre Bankalarında hesabı olmadığını söyleyen başbakan “masumiyetini” ispatlamak için “Daha önce ‘ Erdoğan’ın bir milyar doları var’ diyen kişi bugün Ergenekon’dan içeride! “ diye haykırıyordu. Yani Tuncay Özkan’ı kastediyordu. Başbakanın kurduğu bu cümle sizce Ergenekon hakkında mı; dava hakkında mı, hukuk ve adalet hakkında mı yoksa ahlak anlayışı hakkında mı yeterli ipucu veriyor ???
KİTAPLA YOLDAN ÇIKARMA
Geçen Perşembe “Türkan Saylan’a borcumuz” başlıklı yazım üzerine elektronik postama küfürler yağdı. O yobazların, o hasta kafaların Cumhuriyet gazetesini okuduklarını sanmıyorum. Tanrı bilir içlerinden biri yazıma rast geldi, kendi gibi bildiklerini harekete geçirdi… Kullandıkları sözcükler ayniydi, şimdiye dek söylediklerini tekrarlıyorlardı. Tümü “Türkan Saylan’ın ne mal olduğunu çok iyi biliyoruz” diye başlayıp Türkiye Cumhuriyetini diniden uzaklaştırma ve Hristiyanlaştırma çabasını anlatıyordu.
Sen ne güçlü kadınmışsın sevgili Türkan Saylan ! Ölümünden sonra bile bunca öfke yaratıyor, düşmanlarını bunca korkutuyorsun!
Türkan Saylan’ın “suçları” arasında benim bile aklıma gelmeyen biri var ki müthiş: Öfkeli bir mektup sahibinin deyişiyle "Çıkardıkları kışkırtıcı kitapları çocuklara ücretsiz dağıtıp onları yoldan çıkarma!"
Şimdi sevgili okurlar ben de sizleri suça kışkırtacağım. Van Başkale’den kitap isteği var!
Yokluk ve yoksulluk içindeki öğrencilere yollayacağınız bir adet kitap bile sonsuz makbule geçecek: Adres: Berrin Damgacı - Başkale İ.M.K.B Çok Programlı Lisesi BAŞKALE / VAN
(Tel: 0537 8611682) Kitap göndermek isteyenleriniz olursa PTT Kargo hem oraya gönderim yapıyor hem de çok ekonomik. Çocuklarınızın geçen seneki öğrenim kitapları, çevrenizdeki eğitmen, okul veya dershane sahiplerinin katkıları romanlar, klasikler , özellikle isteniyor!
Haydi gelin , ülkedeki tüm çocukları kitaplarla baştan çıkartalım! Belki o zaman artık bu ülkede yaşamaktan utanç duymaz oluruz!
Cumhuriyet - 05 Aralık 2010
Paylaş
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Zeynep Oral
Gazeteci , yazar, feminist, İnsan Hakları savunucusu, Barış eylemcisi, STK (Sivil Toplum Kuruluşları) bağımlısı; çok sesli, çok renkli yaşam tutkunu… Halen Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve PEN Türkiye Yazarlar Derneği Başkanı.
Arama Yapın
Kategoriler
EdebiyatTiyatro
Plastik Sanatlar
Kadın Olmak
Memleket Hali
Müzik
Sinema
Çevre
Tüm Kategoriler